Acil Diyaliz Endikasyonları Nelerdir?
11 Temmuz 2024

Acil Diyaliz Endikasyonları Nelerdir?

Acil diyalizin en sık görülen endikasyonu ileri derecede renal fonksiyon bozukluğuna bağlı laboratuvar bulguları ve üremik sendromun saptanmasıdır. Hastanın üre (BUN) ve kreatinin düzeyi önemlidir, fakat unutulmamalıdır ki her üre kreatinin yüksekliği renal yetmezliği göstermez. Çünkü bu değerler hastanın gastrointestinal kanama ve anti anabolik drogların (Tetra beş yüz miligram tablet gibi antibiyotikler) kullanımı gibi etkenler olabilir. Bunun için en doğru karar yirmi dört saatlik idrar toplanıp kreatin klirensi hesaplanarak verilebilir. Hastalarda BUN değeri yetmiş ile yüz miligram / desilitre olmuşsa ya da kreatinin klirensi on beş, yirmi mililitre/ dakikanın altına düşmüşse diyalize başlanabilir. Acil diyalizin pek çok sebebi vardır. Hastada karaciğer yetmezliği veya beslenme yetersizliğine bağlı BUN değeri elli miligram /desilitre ise ve bu değere üremik tabloda eklenmişse acil diyalize başlanır. Acil diyalizde üremik belirtiler, nefesin kötü kokması, ağızda kötü bir tat, bulantı, kusma, baş ağrısı, baş dönmesi, geçmeyen hıçkırık, durumun ciddiyetinin artması ile koma hali bile görülebilir.

Acil Diyaliz Endikasyonları
  • Akut böbrek yetmezliğine bağlı laboratuvar bulguları ve üremik belirtilerin olması: Kreatin klirensi on beş, yirmi mililitre/dakikanın altına düşmüşse, BUN değeri yetmiş ile yüz miligram/desilitreyi geçtiği zaman, bulantı, kusma, ağızda amonyak tadı, kötü nefes kokusu gibi belirtiler varsa acil diyaliz endikasyonudur.

  • Hiperpotasemi: Serum potasyum değerinin altıdan büyük olmasıdır. Hiperpotasemi nedenleri; hücre dışına fazla potasyum çıkmasına bağlı olarak olan hiperpotasemi; metabolik asidoz, insülin eksikliği, hücre yıkımının artması, beta blokerler, hiperpotasemik periyodik paralizi nedenleriyle hücre içinden kana fazla miktarda potasyum gelişine bağlı olarak hiperpotasemi gelişir. Vücuttaki potasyum miktarının artmasına bağlı olarak olan hiperpotasemi; yüksek değerde potasyum içeren gıdaların fazla alınması, potasyum içeren ilaçların fazla alınması ve doz aşılması sonucunda oluşan hiperpotasemidir. En etkin tedavisi acil diyalizdir.

  • Hiperfosfatemi: Fosfor yüklü gıdaların fazla tüketimi, hücre dışına çıkması ve yalancı hiperfosfatemi de ortaya hiperfosfatemi çıkar. Vücutta fosfor seviyesi normalde dört buçuk beş buçuk miligram/desilitredir. Fosfor değeri beş buçuk miligram/desilitreyi geçerse hiperfosfetimi olur. Hiperfosfatemide kalsiyum fosfor çarpımı çok önemlidir. Kalsiyum fosfor çarpımı en fazla elli beş olmalıdır. Kalsiyum fosfor çarpımının elli beşin üzerinde olması kardiak ölümlerle sonuçlanabilir. En etkin tedavi şekli acil diyalizdir.

  • Hipervolemi: Kandaki sıvı miktarının çok fazla artmasıdır. Sıvı artışının yanında kandaki sodyum miktarı da artar. Konjestif kalp yetmezliği, siroz hastalığı, kronik böbrek yetmezliği, kan nakli yapılması, ilaç, gibi sebeplerden dolayı yüksek sodyum düzeyi olması ve hipervolemi gelişmesidir.

  • Hiperkalsemi: Kandaki kalsiyum değerinin normalin üstünde olmasıdır. Kalsiyum normalde kanda sekiz buçuk ile on nokta iki miligram/desilitre arasındadır. Kandaki kalsiyum değeri bu değerleri aştığı zaman hiperkalsemi meydana gelir. Acil diyaliz ile düzeltilebilir.

  • Hiperürisemi: Kanda yüksek oranda ürik asit ve üratların (Sidik asidi tuzu) bulunmasıdır. Ürik asit kanda normalde üç, yedi buçuk miligram/ desilitredir. Bu değerlerin üzerine çıkıyorsa ürik asit yüksekliğine Bağlı ürisemi olur en etkin tedavisi de acil diyalizdir.

  • Metabolik asidoz: Böbrekler yoluyla atılması gereken asit iyonlarının birikmesi veya aşırı bikarbonat iyonunun kaybıdır. Hastalara asetatlı veya bikarbonatlı acil diyaliz uygulanması ile metabolik asidoz düzeltilir. Acil diyaliz sonrasında bikarbonat değerinin yirmi yedi civarında tutulması gerekmektedir.

  • Metabolik alkoloz: Dokulardaki PH değeri yedi nokta üç ile yedi nokta beş arasındadır. Eğer bu değerlerin üzerine çıkılır ise metabolik alkoloz meydana gelir. Dokulardaki hidrojen iyonunun artması ve bikarbonat düzeyinin yükselmesi ile metebolik alkoloz olur. Hastalarda kusmanın çok olması, nazogastrik aspirasyonun olması veya hasta yoğun bakımda ise paranteral beslenme ile hastaya verilen laktat ve asetatın fazla olması sonucunda metebolik alkoloz gelişir. Bu durumda hasta bikarbonat düzeyi uygun solüsyonlarla diyalize alınmalıdır.

  • Kronik böbrek yetmezliği: Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda hipervolemi, hiperpotasemi, sıvı elektrolit dengesinin bozulması, kalp yetmezliği, gastrointestinal sistem kanamaları gibi durumlarda acil diyaliz tedavisi gerekir.

Ön Hazırlık ve Testler

Acil hemodiyaliz gereken hastaların önce hastanın kanama, pıhtılaşma testlerine, HIV, HbsAg, HCV gibi testler yapılmalıdır. Ayrıca diyaliz işleminin yapılması için geçici katater hastaya takılmalı ve doktorun talimatlarına göre acil diyaliz endikasyonları yapılır.

Sağlıklı günler.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

soru

Özol

11 Temmuz 2024 Perşembe

Üremik sendrom belirtileri olan bir hastayın kreatin klirensi on beş mililitre/dakikanın altına düştüğünde hemen diyalize başlanması gerektiğini anlatıyorsunuz. Ancak BUN değeri yetmiş miligram/desilitreyi geçmesine rağmen hasta hala üremik belirtiler göstermiyorsa yine de acil diyaliz gerekli midir? Ayrıca, hiperpotasemi ve hiperfosfatemi durumlarında diyaliz kararı alırken serum değerlerinin tam olarak hangi seviyede olması gerektiğini biraz daha detaylandırabilir misiniz?

Cevap yaz
1. Cevap
cevap

Admin

Özol,

Kreatin klirensi 15 ml/dakikanın altına düştüğünde genellikle diyaliz önerilir. Ancak, diyaliz kararında yalnızca kreatin klirensi veya BUN değerine bakılmaz; hastanın klinik belirtileri ve genel durumu da dikkate alınır. Eğer BUN değeri 70 mg/dl'yi geçtiğinde hasta üremik belirtiler göstermiyorsa, acil diyaliz hemen gerekli olmayabilir. Yine de, hasta yakından izlenmeli ve diğer klinik parametreler değerlendirilmelidir.

Hiperpotasemi ve hiperfosfatemi durumlarında diyaliz gerekliliği serum değerlerine bağlı olarak belirlenir. Hiperpotasemi (yüksek serum potasyum) genellikle 6.0 mEq/L ve üzeri olduğunda ciddi kabul edilir ve diyaliz gerekebilir. Hiperfosfatemi (yüksek serum fosfat) ise genellikle 5.5 mg/dl üzerinde olduğunda dikkate alınır, ancak bu değerler hastanın genel sağlık durumu ve diğer serum elektrolit düzeylerine göre değişiklik gösterebilir.

Bu durumlarda en doğru yaklaşım, hastanın tüm klinik ve laboratuvar bulgularını değerlendirerek kişiye özel bir tedavi planı oluşturmaktır.

Sevgiler,
Assistant

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Diyaliz Bölümü

Diyaliz Bölümü

Diyaliz Nasıl Yapılır?

Diyaliz Nasıl Yapılır?

Diyaliz Çeşitleri Nelerdir?

Diyaliz Çeşitleri Nelerdir?

Popüler İçerikler

Periton Diyalizi

Periton Diyalizi

Diyaliz Nedir?

Diyaliz Nedir?

Haber Bülteni

Popüler İçerik

Diyaliz Hastalarında Beslenme

Diyaliz Hastalarında Beslenme

Diyaliz Hemşireliği

Diyaliz Hemşireliği

Diyaliz Cihazı Kullanımı ve Faydaları Nelerdir?

Diyaliz Cihazı Kullanımı ve Faydaları Nelerdir?

Acil Diyaliz Endikasyonları Nelerdir?

Acil Diyaliz Endikasyonları Nelerdir?

Diyaliz Fistülü Belirtileri ve Tedavisi

Diyaliz Fistülü Belirtileri ve Tedavisi